aslında 5 kere 12i geçmiştik, ama 1 12yi bulamadık 7 yaptık. evet bitaraflarda da hep hatalar yaptık. sen ararken kayıplar yaşadık. bir kere daha tarih olduk, tekerrürden ibaret kaldık.

hmm üç+buçukluk tatil süresince akademik okumalar yapmaktayım. ne hikmetse başından beri sürekli okumalardayım, yazmalara acil geçişler hala bekleme salonunda :S

daha ziyade haftasonlarında yapabildiğim evdenmez'e kapanıp, modern'likten söz etmelerle, kavramı anlamlandırıp bünyeye eklemleme çabaları emele ulaştırır mı bilinmez(!) en iyisi bu koşullarda modern ötesine sıçrayıp belki evdenmez'den yakayı sıyırıp paçayı kurtarınca, tersten bir dönüşle modern kavramını daha iyi oturtabilirim diye bir düşünce içerisindeyim.




kampüs avlusunun mesken yerleri; kocca şemsiye misali, ben sevdim valla iyi midir, işlevsel midir, moda mıdır, demode midir umrumda diil...



fondim çip ve pencere kenarı dizi dizi, daha yeniler...


odanın hem içi hem dışı ne de kolay karelenir; yere sıfır, deniz seviyesine yakın olunca...

ev bulmanın dayanılmaz hafifliğini yaşadığım şu günlerde, 12saat yol arasında o garip eciş bücüş tesislerinden birinden, ilk defa bişii almanın şaşkınlığını da halaaa taşımaktayım :) 12saat yol gidiyor olmanın verdiği psikolojik baskının tesiridir diye tahmin ediyorum. eminim maliyetinin beşyüzbin katına satılmıştır ki uyuyamamaktan gelen sersemliğin sonucu gelen pervasızlıkla evet kardeşim, al dım.
hem de tuttum küçük parmaa taktım.



nesse eve yerleşme olayına girişince ki sanırım bir hafta sonrasına tekabül etmekte, 2+1 i alınmamış maaş durumları ile içine koyabildiğim eşyaların karelerini buradan ifşa ederim (kelime anlamı itibariyle biraz abartılı olduğunun farkındayım, öle olsun bakalım).

valla öldüm bittim. tek valiz tek valiz derken artık o valiz evde yerde yatar iken, bol bol tıkıştırmalar, yerinden kalkmaz haaale gelivermiş. heh bi açsalar içinden talaş bile çıkkar. hani benim şu bardak çimenlerle oda şenlendirme planları olduğundan, ne bilim orda nerden bulunur talaş beaa at işte valize die die heh eet yuh bana :)

haaaaaaa metro asansürü bi bana gelince çalışmaz, valizle yaw yoksa bavul mu ola ki bak şimdi. nesse metrodan yuvarlanarak inme sonrası tüm metro 22dakikası amanın ankar ayyyyyyy merdivenleri. hi ho merdivenlerin başına gelirsin, bi 3 dakka beklersin, artık o kol kopukluğu ile nasıl bi ifade yerleşmişse surata, yardım sever ve yardım etmeyi seveeeer.

12 saat yol 20dakka önce başlamış bulunmakta, geçen yoldan yarım kalan filme devam etmece (o kaddar yanne) otto büzTV, yaşasın her koltuk arkası ekran olayları, üstelik film seçme devrine gelmişiz. hatta otto büz de uyuklarken üstüne battaniye örtme durumları bilem var, bizzat maruz kalmış bulunmaktayım. tekiyle de yetinmeyip diğer bir uyuklama modunda, ikinci battaniye de serildi üstüme :D e hizmette sınır yok, aslolan müşteri memnuniyeti. sen istemeden bile yapıolar yani.

bi de şu koltuk yanlarına birer priz ne de güzel olurdu. 2saat anca dayanan şarj, ama ama yol 12 saat :S

şimdi yarım kalan uzaylı kenuuu rivsss aksiyon gerilim vs vs sona mutant lı bişi bişi sona araya bi komiklikler gülmeceler,amanınnn liste bir dahaki yola biter. o zaman durum kötü işte. ekstra bi pil almak şart ola.

sabah çok oyalanmadan okula :S sooona ölü gibbi gezicem galiba...

vay beeeee
öööölle arası deniz kenarından gezmeler meselesi pek bi doğru pek bi yapılası, yapılınca da pek bi keyif veresi cinsinden nispetlik olaylarmış. bugün bu şerefe nail olduk :)
sabah yine bayaaa bi kapanan havanın sonrasında felaket coşması meselesine de yakından şahit olmuş bulunmaktayım. şuan ve şuan öncesi 4 saattir güneşin ısıtan diil, direk bunaltan sıcağını hissetmek, ekimi devirme aşamasındayken çok ilginçtir. haaala ankaralı modda olmak die boşuna mevzu bahis etmiorum...
ama işte nedir, aaa olmadı dedirten çay bardak boyu kısalmalarıdır. heh odadan beslenme durumlarına giremedik henüz. kantin=yemekhane+kırtasiye+zaten kantin gibi bilimum görevleri bünyesine katmış mekaaaanımızdan aldığımız çayla, ben mishal çay kolik bir insan dahi doyarken bir bakarsın olmuş sana yarı boy. nesssseeee ilerde odaya alınır bir kettle, bu da böle mi yazılır :S



dippçip: maadem öle odada kettle devri öncesi şeker zulası, her çay alınışta fazla cukka şekerle sağlanmaktadır. aaa hocam ama olmuo böle :P

tamam oda sakinleri, sakinler de, dışarlar bu aralar 25 derece dolaylarında gayet de hareketliler. sürekli fırtına havasında savuran yağmur ile gördüğüm denizi adam gibi çekebilmek nasip olmadı velhasıl. karşıdaki adanın iki dakika içinde nasıl lost semalarına geçiş yaptığı takdire şayandır ayrıca.
tam yerleştik yerleşemedik, hala göçebe hala geçici modlarındayken odaya da şimdilik çokça bi eklemeler söz konusu olamadı e bismillah bu ikidir daha günlerden. şimdilik olanlarla hafiften klasikten mem mur mem nun gitmekteyiz. az kaldı az; kasımı beklemekteyiz!









-ben seni anlıyorum ama senin beni neden anlamadığını anlamıyorum.
-hı hı aferin hakkaten çok da iyi anlıyo muş sun!

izmir,
gönül halaa yedi tepe semalarını görmek ister...

birricciiik kuzeeeeen ile sağlık için, haaala dumanlı hava sahasındayız
hadi hadi açık havadayız...

şu bildik ineklerden,
üstüne de isim yazmak nasıl bir ironidir

millet bot giyer olmuş, bendeki gerekçe hazır;
daha sıccak memleketliyiz kardeşim, alışık diiliz,
acımadan satış durumları :)

yerde fıstık ile fıstık yerde versiyonları mevcutmuş,
biz bi yerfıstığını bilirdik...

madem pazar ertesidir iş güç durumları ki başlayınca bir yoğunluk bulunamaz zaman derken yakın nasılsa izmir yolları. e yola çıkılıyo madem alalım bişiler derken;

ilginç gelen, tavsiye cinsinden ifşa ediiim dedim, yaban çileği, yok dağ çileği, yok yabani miydi öle bişi işte ama gayet de tropik cinsinden. ben gibi tropical durumları sevenlere birebir. bulursanız deneyim derim, biraz taşlı kumlu hissiyatı mevcut ama iyidir, anne tavsiyesi duyulmuş efenim çok da faydalı mış falan filan işte.

sinire stresse de sırnaşık ama gayet de topluca cinsinden bir kedi gil. ama böle bi imalı, ifadeli ağır bakışlar şart. bi kendine getirip insanı hatta bazı şeyleri sorgulatır cinsden gözlerden yayılan enerji mevcuttur, valla saygı duydurtur- amma zor yazılası bir kelimeymiş.

velhasıl izmirdeyim birkaç gün, bodrumdan soğukmuş hu ha ilginç geliyo. aslen ankara gibi bi memleketli olmak, kurusunu ayazını bol bol yemek sindirmek, bi hafta bodrumcuk gibi sıcak bi memleket, sonra izmir dahi soguk gelmeye başlarmış demek. eh kıssadan hisse de çabuk adapte olmak, güzelmişşşş. heh hala hayırlı olsun kısmındayız.

buggün müstakbel odamla ve oda arkadaşımla tanışmış bulunmaktayım. kendisi devasal bir hp yazıcı olmakta :) valla yamacına iliştiğim hocamla da pazartesi iş başı durumlarına giricem bakalım. hi ho vatana millete hayırlı olsun :P buara en çoğundan sarfedilen dilektir kendileri... pazar ertesi sonrasında da, geldiğimden beri; yahu bikaç günlüğüne burdayım, sonrasında istikamet ankara ya da istanbul! hissiyatından kurtulup daha bi olaya dalma heveslisiyim.

ankara neyse de istanbulu özlemiyo dilim :S başta orada bıraktıklarımı tabbe, eksik anlaşılmasın!

haa arkada kalan diğer can cazımın anısını da burda taçlandırmak isterim... akranlarıyla çiftlik diyarlarında koşup zıplamaktadır muhtemelen.



ha bu da sıkıntıdan sıkıntıdan

efenim şimdi ismi lazım diil, market zincirlerinden pahalıca kısmından bir tanesi, geçici ikamet bölgemizde yer alması vesilesi ile uğrak yerlerimizin başında gelmektedir. amma velakin, ben diim 3 siz diin 5inci seferinde ancak farkettim, pek bir garipsedim.

ekmek almak isterken hemen yanımda çevrelenmiş, dekor anımsatır bir 7-8 metre kare alan. bu da nedir derken yanında hem türkçe hem ingilizce- malum burda türkten çok yabancı gezinmekte- açıklamasında o çevrelenmiş dekoru anımsatan alanın bir mezar ev olduğu yazmakta.

hı nassı yani? marketin içinde, ekmek reyonunun hemmen yanıcıında töbe töbe falan filan :) bilemedim, hani hiç görmemişim.
salaklama etkisi sormadım da, sonradan getirilip orda sergileme durumuna mı girilmiş hani tarihte bir ilk, marketimizde bu hizmetimizde var cinsinden yoksa marketi yaparlarken böyle bir mekan bulunmuş da dur bunu da koruyalım deyip ilk olasılıktaki ihtimal de mi düşünülmüş vs...

valla bir yaşıma daha girdim cinsinden ilgincinden bir hadise gibi geldi bana.
haaaaydi hayırlısı...

arada arayan soranlar;
-buralar çok soğuk, oralar çok güzeldir şimdi.
-hı hı (içses: güneş var eet, mevsim hala yaz buralarda, kimi kışı yaşamaya başladı çoktan ama).

arada dışardan gelen alakasız ses;
-anne ben bodrumdayım hala.
(gülmeler, gülüşmeler)
-anne bodrumdayım diyorum, evin bodrumda diil ama.
(bayatlık üzerine bir posta gülüşmeler daha).

içerde yankılanan rahatsız sesleri sürekli bastırma çabaları ile;
-(hadi artık, kalıcıyım, kalıcılığını hissettir, okadar meşgul et ki yankıları salalım dışarıya).
-(içerdeki yankının duvarlarına vurması ile çıkan, olan gerçeklik) beklemede sadece birkaç gün daha.

hmm ama hala belirsizlik, ya sonra :S

bekleme
bekleme
bekle me demişken. söylenmese de artık anlaşılmıştır.
işte budur tam da, tarihtir tekerrür eden!
haaaaala beklemede, aynı yöne çevrilmiş gözler... henüz bellenememişken, uzuuuunca teklikte daha da zorlanırken, oyalanmalarla boşluklar şimdilik doldurulmaya çalışılırken ama yine de haaaaaala aynı yönde gözünüü dahi kırpmadan beklerken, işte tam da zamanıdır di mi tarihtir tekerrür eden!

anlaşılmıştır; kabul!
şşşşşşşşşşşşş...

12 saat yol, sürekli film, çünkü yolda uyumak bendeki bünyeyle hayli zor.

- hepsini izlediniz!
- hı hı (zorlama cinsinden sırıtışla)

aslında dönüp dolanıp birkaç kereden aynı filmler döndü durdu, çooook süpperlerdiiii mi hayır. twilight serisinden ilk ikisi ve wolverine nereden geldi serisi.

hı hı hani şu kahraman olayı!
tabiii ki X Man
Hellboy u da ekliim tamam.
vampir külttür zaten de yanına kurt adamları üstelik kızılderili cinsinden ekleyince o da olur, gelir bana.

hani kahramanları seversin demiştin ya!

hööönk durumlarının kaynağı geçicilikten katlanılır çünkü: şimdilik göz ardı edilip aklın arka taraflarına ötelene dursun, daha bir çekilirliği sağlamak için bunlara ihtiyaç kaçınılmaz diyerek....

bir höööönk lük durumu mevzu bahis, klavyenin u gibi harfleri nedense basmama durumu da... şimdilik ortalık biraz karışmış, aslında heryer sakinken bulanık, gayet netken flulaşmakta, paranoyaklık zorl dürtmelerle hasıl olmakta. eh biraz beklemek, ıkınmak bi süre meta zori. aaaaa a harfini basmak da zorlamakta. halbuuuki yeri değişmemiş, oracıkta durmakta. sadece daha bir kuvvetle muhtemel, kuvvetle paralel varlığını yansıtmakta. daha zaman varken, ufukta hiiiç de öyle durumlar yokken, gereksiz ıkınmalarla erken doğumlar ancak bu kadar lüzumsuz olmakta.
düşündüm de 36 vs saattir uyunmamış, o zaman tamam, normallerde seyri alemdeyiz...


günler öncesinden önce listelerle başlayıp amanın ne zor işlerle devam devam devam...
sürekli gidip gelmeler yapılmak zorunda kılınınca, 2 hafta mı? (öyle salık verilse de efenim 12saatlik yolu her 2 haftada bir ı ıh gelemem, vallahi yok uygun uçuşlar, hergün kontrol ediyorum, hem buna para mı dayanır yok işte ala alaa 29lira yazmış adam laf, oluo sana 59 bu yine iyi, 59 yazmış oluyo sana 129, bırak alaşşkına) yok yok 3 hafta o da en iyi ihtimal, tabi bu bencesi, göriciiiiiz bakalım.

henüz idrak-ı mümkün olamadı sanki durumun, birkaç güne nooooluyo lan moduna geçer, ardından da hmmm lamalara terfi etmeyi umud ederiz efenim.

karasalı bırakmak çok da bi zorlar durum diil ne yalan sölim, hele bi alışmaya göriim ezelden denizli olurum ama sanmam ki dışardan pek de göstermem. nesse efenim bunlar sonra tartılacak meseleler olsa gerek.

bu geceden karasala elveda...

haaaaaaaaa dedim bu sabah. daha önceki sadece haa da kalmıştı, bi süre gerekmişti sindirmek için, ama anladım ki bu sabahmış sindirim tamamlanmış, posalar atılmak yolunda, faydalılar beyne hücumda. şu alıntıyı yapmak hayli anlatacaktır durumu:

"Sizlerle çelişmekten o kadar sıkıldım ki, hepinizden özür dileyebilirim"
y.a.dede*

time nam ı diğer shi gan. estetik cerrahinin özellikle yüz değiştirme operasyonları ile ilgili kısmını konu alan bir kim ki duk filmi. şimdi konu çok ilginç dil, senaryo eh işte, oyunculuk heh burda maaaalesef lisanlarından, beden dillerine sahip oldukları farklılıklardan ötürüdür ki daha tiyatral, bazen abartı bazen de komik gelmekte. totalde fena bi film diil hani derinde iyi, güzel mesajlar verio diiim falan filan fekaaat şimdi bu adamların hepsi zaten aynı görünüo! filmde atıyorum 10 karakter varsa 10unu da aynı kişi oynasa, hani ufak saç baş, kılık kıyafet değişiklikleri ile yerim yani. heh bi de film de yüz değiştirme mevzu bahis olunca yok yine kim kim karıştı kardeşim.

hi ho sabahın kör vakitlerinden 6ydı temam, hasta olan bünyede göz, koku, tat gibi duyular zayıflamış, kulak da ağır işitiyo hafiften temam, içinde bulunduğum yer değiştirme durumları, toplanmalar, yeni yeni bişiler bişiler amanın derken konsantrasyon da sık sık dağılır vs ona da temam. ama yok be yahu.

onlar kendilerini nasıl ayırıyo olayına hiiiiç girmiciiiim şimdi. ama konu ve ülke itibariyle komik bir durum diil midir :) garip bir ironidir, iyidir hoştur, ne bilim izleyin işte...

Daha Yeni Kayıtlar Önceki Kayıtlar Ana Sayfa