bi öncesi bi sonrası yapmak lazımdı aslında ama sonrası sonrası olucek artık :)
eh tabbi toplanıp toplaşıp toplulaşıp dinlettirmelerin devamı gelicek ya hanne, o bakımdan...
şuan tam da "oh rahatladım" dediğimiz anlardan birini yaşamaktayım;
ikeeeen eyvah eyvah mertebesine ulaşmak çok zor diil azizim.
yakındır yarındır yollanmalar
aslolan ve hep kaçmışlık üzerine.
artık kaç kaç nereye değil ne zamana demek daha doru,
zamanı bayaaa bi sömürmüşken...
ha işin ilginci kıssacık dilimde tamamen donanıma bürünüp,
gelmesi hep klasikten beklenen gün sonu bitimi diil,
bizzat vuku bulucak dilimin kendisidir,
helecanlıyıs en derininden.
rahatlatmak için bişilerin dibini görürüz belki bilinmez
ama hanne dışarlara gidilebilse artık doktor doktor.
asıl beklenen oldur ol.
herşey adım adım mı
hu ha o neymiş,
zıplama heveslisine söylenmez,
çok ayıp
yok yok
inan
çok ayık*
ım.
e hava 23derecelerde,
deniz tam karşıda,
of ne de güsel yenir içilir
şööööle bi kaku dondurma doldursa
önde alıntılanması için bekleyen sevilen güsselim kitapları*m
okşarım ben.
"A Dangerous Method"
gördüümde bayaa bi heyecanlanıp hemmen izlemek gerek düşüncesinin
ne umdum ne buldum sonlarına bir örnek teşkil eder kendileri.
ciddi beklentiler adamı yoruyor, karşılanmadığı için de üzüyor azizim.
Freud ve Jung
nassı beklenti içine girmezsin ki şimdi.
ordan bakıldığında nedir durum bilemem ama bu cephe için ı ıh olmamış..
yinne de fikriniz olsun izleyin diim barre ki yorum yapabilesiniz.
arkadaşşşıııım
biri bana
ya iki-üç kişilik versin;
beyinleri ayrı
kolları bacakları vs
bildiğin fiziksel bölünme yaşiim
ya 2-3 kişilik versin işte ne bilim
ya 72 saatlik birgün
yani bir gün
daha doğrusu "=1 gün" versin,
tek bir gün olsun o 3 gün mesela.
işleri anca ööööle yetiştiriiim ben.
ha bi de matematik kaffasını, en azından bildiğimiz anlamda kullanmamaktan kaynaklı kayıplara yol açmasın; zira uleyn 72 saatdi dimmi 3 günün eşittiri diye ikinci bir sorgulama sürecine girmiiim eyvah eyvah...
ya hiç olmadı zamanı planlama konusunda ekstra bi beceri ile işe hazırlanma sürecine ihtiyacı da aradan kaldırması hiç fena olmazdı hanne.
şimdi dün hala yoldayım,
yinne uleyn uçak havaalanı insalar ne garip, arkada kalanlar, dier hayat boyutu moduna girmeler, 2-3 saat zaten düşünülmüş. zaman darlıklarını yaşamalar sonucu telaşlanmalar bigüzel takipler falan.
yani kısaca hala yoldayım...
adamın teki sarhoş diiiil;
resmen sarhojjj.
tutmuş dolmuşcu tipin tekini anlattıkça anlatıyo,
tutmuş dolmuşcu tipin tekini anlattıkça anlatıyo,
bana ingilizce konuştu, nedeni bilinmez.
"almanca da bilion mu dayı sen" diye kendince dalga ayaklarında dolmuşçu kişilikçiye amcamdan bi cevap, ama almanca vs.
bi soru da sarhojjdan geldi, koparan.
36nın yarısını sordu herifçi oğlu.
dolmuşçu kişilik pardon sırıtan kelek cevabı;
18
sarhojjun cevap;
15 6
(onbeş altı)
abi dedim bu neyin kafası...
hani uçuyoduk, uçak havalanları insanlar hayatlar hesaaaabı,
biz yerdeyiz abijim,
uçan herifçi oğlu.
uleyn bi beceremedik şunu...
adam profili; siyaset bilim atığı, ingilizce de almanca da bilmekte, delli konuşmakta, kırık (kendi söyleminin yalancısıyız)
okul yollarında bizzat yüzyüzeydik ki
en komik sahne;
yanyana geçtikten sonra
onun da benim de dönüp
birbirimizin arkasından baktığı sahne
oluvermişti...
yollarda rastgelinen
çoklu
tasarım
çoklu
kişilik
tasarım
bozukluk
tasarım ve bozukluk
kişilik ve tasarım
tasarımsız kişilik
ken
kişiliksiz tasarlandık
bozuk
kişilik
tasarım
alaka
tekli
iken
içte
karşılaşmalar
yaşa...
okulun kullesinden bizzat görsel bildirimler arasında birkaç kareden örnek le me le dim...
şu sıralar delli rüzgar esmekte tepelerde ve köpüren denizi ile...
biriken birimlerden fotokopilerle tekrarlardan hipnozlara derkeeeen
kuleye girip de çıkamayan birimlerin yığılmaları odayı süsler,
ben ve benim koccaman büyütecime hizmet ederler!
(büyütecin kendisi kocaman değildi azizim
biz onu gözümüzde büyüttük,
a durun yok yahu o,
gözümüzde büyüdü,
bakınca gözde büyüdü,
bi baktık aa bir den büyüdü)
efenim iş yaparsın iş yaparsın
minnicik kule orkastrasına
hepsini küçültür
şenlik bi güzel
öttürürsün...
benzeri şeylerle,
gelince
ama toparlanmış halde karşılaşmalar yaşayacaksın
can dost...
bir süredir pacmac (tam da şuan ve şuanda sonra gelen -post yazılımlardan kalıntı- bir tanımlama oluyo kendileri)
del tuşlamalarından aydınlatmalar...
gel vatandaş;
herşeye bilimum kavram yüklenir,
del*lenince aydınlanma
sanki çok genel geçer bir durumdur
deeer uzuuuncasından bir yazı sonrasında yazılabilir sanki.
ha hesaplamadan yapılan bir dier bütünleştirme;
görsele doğumgünü zamanlamasını da yerleştirmedir.
haaaaydi bakalıııııım!
o derece istanbullu rollerine girdiğimiz,
deli eleştirilen contemporary günleri ile
we love art diiince nedendir bilinçaltının bilinçüstü kayması;
what the f*uck sekmesi dir.
Daha Yeni Kayıtlar Önceki Kayıtlar Ana Sayfa
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)