işlevsizleşen sağ kol durumuna bir ad koymak gerek, bundan sonra onun adı ""radius baş kırığı"" olsun dediler. böyle şiş kolla olmaz ba<ştan aşağı alçıya alalım dediler5. 3 hsfts dursun 1 hsfts da rehabilite edderiz dediler, rapor veririz yatarsın dediler, şöyle bir sağdan, bir soldan sıkıca suratıma geçirdiler. 
bilimum güçler tarafından saf dışı bırakıldığıma inanmaktaym. en sevmediğim de yarm kol moıdasıydı be azizimm. artık sol kol pratikleri yapmaktayımb (yazım yanlışlarının sebebi ziyareti...).

""
    iki seneyi geçkindir uzak lamalar, hem içerden hem dışardan.
252 ve 48 dir yapılan hesapların ve bazı şeyleri hesaplayamamanın verdiği sonuç.
yine aynı hesaplar ve hasaplayamamalar ile iki katı resmileşmiş sonuçlardan çıkan 34 ile daha uzaklaşmalar ve meraklar...
nası görmek istedimse öyle işte...

me
se
le

48:4=12:2
48 = 4 8 = 4+8=12:2
48-42
48-6=42:7
48:8
48-12=36:6 
                        ""
diye yazılmış, yayınlanmamış eskilerden. arada kabulleri değiştiren noktalarla birlikte, uleyn yine çekiyoruz herşeyi üstüste dedirten*** can sıkıntıları üstüne taze taze attan düşmüş olma durumları. şimdi bizzat "attan düşmüş gibi olmak"ın daha bi anlam kazandığı günlerdeyiz sevgili Kay...
-ki kendisi saf kan arap, bir hayli genç ve zamanında korkutulmuş, acayip heybetinin aksine oldukça ürkek-

amannın nassı da şaşırttın öyle, nasıl da attan düşmüşe döndürdün, manejde sevgili kumlarla buluşmamız 3 kere tansiyon düşüklüğü ertesi içerde ne varsa çıkarmalar ve öncesi içerdekilerin aralarında yerlerinin tamamen karışmaları ve acil ile son buldu.

sevgili genç irisi saf kan arap Kay...

profesyonelliğe biraz daha yaklaşmış olmanın (yeri öpünce öyle söylenirmiş) haklı grurunu yaşattın. bana çıkardığın fatura kaba et ağrıları, işlevsizleşmiş bir sağ(!) kol ile acilde acılar içinde inleyen, rimelleri akmış, saçları birbirine karışmış, çizmesini dahi doğru dürüst giyemeden ilk defa sedyede taşınmış geçkin bir genç binici.

yok yok yine de ucuz atlattık.

ha bir de buradan sevgili can dostlar Roxy ve Maria'ya çok sevgiler...

***son durum
6 haftadır sesi sedası çıkmayan akibeti belirsiz kasko mağduru telefonum yakın zamanda elime u la şa cak mış ha di can nım

ağustos beri uğraşlar, doktora çabaları heh dışarda, ama dışardan okunan, deve yükü para ödemeleri ile sevgili yök'ün yokluk uğraştırmaları son sürat devam etmekte

sağlık sıkıntıları, neee kanım tavana vurmuş, damarlar son  haddi şaşkınlık içinde

uleyn ihtiyaç sahipleri için verdik yarım litre, o kol da dehşetle keş görüntüler, morlar içinde

üstüne Kay dan sevgiler...

son bombalardan;
-neyiniz var? 
- attan düştüm.
iması ne üdüüü belirsiz bakışlar :)
-peki şikayetiniz var mı?
-attan mı?


önce Graphic Design in Japan'de geçen samurai felsefesinde zihin boşaltma durumlarının self realization tarafına çekme ilgisi kaynaklı, uzun zamandır izlenmeyi bekleyen anime serileri ile başlayan bir serüvenin hikayesi, bunlardan mütevellit...

*samurai champloo(süper tipler, süper tripler, ingilizce değil orjinal izlenmeli her biri)
*samurai 7* (krusawa)
*african samurai* (samuel l jackson seslendirmeli, ırk ayrımı değil benimkisi ama açıkçası samurai durumu ile zenci genel yürüyüş ve triplerini bağdaştıramadım,yakıştıramadım, kendisinin filmi de mevcut olup çok da izleme hevesli değilim).

sonra ara ara filmler,

*Hara-Kiri: Death of a Samurai(2011 yapımı "güzel japon -eet olabiliyor-" Ebizo Ichikawa için izlenesi )
*13 Assassins(bu kadar kan bu kadar şiddet fena kategorisinde ama soluksuz izlenir, önerilir)
*The Twilight Samurai("güzel japon -eet olabiliyor-" serisinden Hiroyuki Sanada için izlenesi)

arada

*Ip Man 1-2-3* (accaip gereksiz önyargı ile bir sene izlenmeden az kalsın siliyim gitsin modunda bekleyen süpper film, serinin ilki en başarılısı, diğerleri artık holiwud bolivud malesef)

Sıradaki The Pillow Book 

valaa keskin farklar her zaman ilgi sebebidir, merak ve e biraz da deneyimleme heveslisi oluverirsin.

memleketim belge püsür işleri ile oyalanadursun, artık biraz uzaklardan izlemek daha mantıklı gelir. hatta tek bir olay -gecikmeli de olsa- giderayak bu civarlara bakış açını değiştirir. düzenli yapılan, hemen ertesi bacak, karın ağrıları ile akşama iyice tezahür eden gün yorgunluğu; roxy'dir, ingilizdir, asildir, nassıl güzel ve sakin, zekidir. biraz iricedir, yardımsız evet bacaklarım yetişmiyor :) havuçla beslemelik, sirkeli sularla tüyleri parlatmalık heybetli aygırdır kendileri. giderayak tanışmanın şerefine nail olup buraları seviyorum, çiftlik istiyorum, at istiyorum diye dolanırız.
temelden başlamalıydı zaten. motorlu taşıt öncesi at, bisiklet. motor denemesi sırada. bence doğru rotadan ilerlemekteyim.


geçen sefer beni kaçıran ama soğuk kanlılıkla hükmedebilinesi, adrenalini tavan yaptıran, negatifi etrafa savuran avuçlarla alınan pozitif enerji, Roxy'ye -karın, bacak ağrıları eşliğinden- buradan selam olsun :)



Daha Yeni Kayıtlar Önceki Kayıtlar Ana Sayfa